Bildiğimiz gibi, her yöreye ait belirli konuşma tarzları, bölge ağızları vardır. Bu çalışmamda sizlere memleketimde konuştuğumuz ve halen kullandığımız eski Türkçe kelimeleri göstermek istiyorum. Bu kelimeler sadece Türkçe olmamakla birlikte, burada Farsça ve Arapça kökenli kelimeler de göreceksiniz. Kazanlık ağzı nedir? Kelimeler…
Alma – elma
Ağlanmak/Ağlaşmak – şikayet etmek, yakınmak
Alatlamak – acele etmek
Anteri – gömlek
Aydamak – sürmek
Amıca – amca
Balay – Bari, keşke, hiç olmazsa, öyle ise
Beygir – at
Burkan – kavanoz
Bostan – karpuz
Güveyi – damat
Skemne – sandalye
Çekişmek – kavga etmek
Çember – başörtü
Enser – Çivi
Kalak – Burun
Kümbet – Soba
Otalanmak – zehirlenmek
Pelik – saç örgüsü
Şırlağan – Sıvı yağ
Taliga – at arabası
Tentene – dantel
Tekerlek (Verespet) – Bisiklet
Kese – Cüzdan
Mektep – okul
Suvan – Soğan
Kompir – patates
Kilim – Halı
Nene – babaanne, anneanne
Solumak – nefes almak
Tenyare – Tayyare
Zenzele – Deprem
Yemeni – Ayakkabı
Uruba – Elbise, kıyafet
Kardaş – kardeş
Kırmızılık – Ruj
Kırvat – Karyola
Kızan – çocuk
Çocuk – erkek çocuk
Tete – teyze
Laf – kelime
Yel – rüzgar
Tenzuh – Tülbent
Tas – kap
Kaçmak – koşmak
Sarmaşmak – sarılmak
Yene – evet
Pesmet – pişi
Kirez – kiraz
Peşkir – havlu
Sefte – siftah, ilk defa
Seme – sersemlik
Şılak – parlak
Tekerlenmek – yuvarlanmak
Viran – zayıf
Zem yapmak – dedikodu
Zatı – zaten
Kirli – pis
Bokluk – çöp
Kiyat – kağıt
Daha aklıma gelmeyen kelimeler var fakat ben sıklıkla en çok kullandığımız kelimeleri yazmaya çalıştım.
Türkçe İsimleri Olan Bazı Yerleşim Yerleri;
Eski Zağra (Stara Zagora) il
Akçakazanlık (Kazanlık) ilçe
Köyler;
Amırsız (Hamursuz)
Işıklı
Horozlar
Çanakçı
Doymuşlar
Okçular
Bayasıllı
Eşekçi
Ilıca
Devamında da sizlere Kazanlık ile ilgili kısa bir bilgi bırakıyorum. Bu kısmı; Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi’nden alınmıştır.
Kazanlık hakkında… Osmanlı’nın Bulgaristan’daki yeri…
Orta Bulgaristan’da Sofya’yı Burgaz’a bağlayan karayolu ve demiryolu üzerinde bulunan Kazanlık ünlü Şıpka Geçidi’nin hemen güneyinde, Tunca ırmağının bir kolu olan Gül ovası da denilen Kazanlık vadisinde kurulmuştur. Günümüzde (2001) 54.021 nüfusu bulunan bir sanayi şehridir. Osmanlı metinlerinde Akçakazanlık, Bulgarca’da Kazanluk olarak geçer. Kelimenin Kızanlık şeklinde okunması doğru değildir. 1400 yılı civarında Osmanlılar tarafından kurulan Kazanlık, Osmanlı dönemi boyunca tamamıyla Türk ve müslüman şehri olarak kalmış, bu sürede pek çok mimari eser inşa edilmiştir. XIX. yüzyılda burayı gören Helmuth von Moltke, Hochstädter, Kanitz ve Jireček gibi seyyahlar Kazanlık’tan övgüyle söz etmiş ve Balkanlar’ın en güzel köşelerinden biri olarak tanımlamışlardır. Günümüzde bu özelliğini koruyamayan şehir sıradan bir sanayi merkezi olarak tekstil, ev aletleri ve yiyecek endüstrisi yoğunluklu ve çok az bir Türk azınlığın yaşadığı yerdir. Balkanlar’daki en eski mimari eserlerden biri olan, Rumeli fâtihi ve ilk beylerbeyi Lala Şâhin Paşa’nın türbesi burada bulunmaktadır.
Şehrin adı, yüksek dağlarla çevrili ovanın Osmanlılar tarafından bir kazana benzetilmesinden kaynaklanmaktadır. Kazanlık isminin (Vilâyet-i Akçakazanlık) yer aldığı ilk yazılı metin, 15 Muharrem 824 (20 Ocak 1421) tarihli Sarıca Paşa’nın oğlu Umur Bey vakfiyesinin dördüncü zeylidir.
Etiketler: kazanlık ağzı bulgaristan
Hazırlayan: Zeynep Hatipoglu
MEB Resmi site: http://meb.gov.tr
0 Yorum