Türkiye dışişleri bakanlığı Çarşamba günü yaptığı açıklamada, bir Avrupa insan hakları izleme kuruluşunun Türkiye’nin hayırsever Osman Kavala aleyhindeki davasını bir üst Avrupa mahkemesine havale edeceğini ve hareketin yargıya müdahale anlamına geldiğini de sözlerine ekledi.
Türkiye’nin en yüksek profilli tutuklularından biri olan Kavala , dört yıldan fazla bir süredir mahkumiyet olmaksızın tutuklu bulunuyor.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) iki yıldan fazla bir süre önce Kavala’nın derhal serbest bırakılması gerektiğine karar verdi ve tutukluluğunun kendisini susturmaya yaradığını söyledi, ancak Türkiye kararı uygulamadı.
Türkiye’nin kurucu üyesi olduğu Avrupa Konseyi’nin bir sözcüsü, Çarşamba günü toplanan Bakanlar Komitesi’nin kararını doğrulamadı. Kararın Perşembe günü yayınlanacağını söyledi.
Türkiye’nin mahkeme kararını uygulamayarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni ihlal edip etmediği sorusu artık AİHM’e geri götürülecek. Hareket, Ankara’nın Avrupa Konseyi’nden uzaklaştırılmasına yol açabilecek bir “ihlal davası” sürecindeki bir sonraki adım.
Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Nacho Sanchez Amor, “Yasal olarak bağlayıcı bir karar açıkça göz ardı edildiğinde böyle olur” dedi.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı, ülkenin Komite’ye gözaltının başka bir yargı sürecinden kaynaklandığını ve AİHM kararının yerine getirildiğini söylediğini söyledi.
Devam eden bir iç yargı süreci göz ardı edilerek siyasi saiklerle alınan bu önyargılı kararın Avrupa insan hakları sisteminin itibarını zedelediği açıktır.
Bakanlık, oy çokluğuyla alınan Komite kararının yargı sürecine müdahale teşkil ettiğini ve “iyi niyetle yapılmaktan uzak” olduğunu söyledi.
Kavala, 2013 yılında ülke çapındaki protestolarla ilgili suçlamalardan 2020 yılında beraat etmişti. Saatler sonra başka bir mahkeme, AİHM’nin de dayanağı olmadığını söylediği 2016 darbe girişimiyle ilgili anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlamasıyla tutuklanmasına karar verdi.
Bu mahkeme daha sonra onu bu suçlamayla serbest bırakmaya karar verdi, ancak aynı davada casusluk suçlamasıyla tutuklanmasına karar verdi, eleştirmenlerin AİHM kararını atlatmayı amaçladığını söyledi.
Kavala Çarşamba günü yaptığı açıklamada, “AİHM’nin yaptığı değerlendirmenin Türkiye’de insan haklarına ilişkin yargı normlarının korunmasına katkı sağlamasını umuyorum” dedi.
0 Yorum